Haftalık Rapor 2

Her pazartesi telefonum, geçen haftanın sağlık verilerini içeren raporu gönderiyor. Uyku düzenim, ekrana bakma sıklığım, kullandığım programları kaçar saat kullandığım vs. üzerine can sıkan bir sürü veri. Az uyuyorum, ekrana çok sık bakıyorum. Telefon ekranına bakmadığım zamanların büyük bir kısmını bilgisayar ekranına bakmakla geçirdiğimi bilmeyen telefonuma karşı mahcubum. Üstelik bu haftanın raporunda, telefonumu geçen haftaya göre 1 saat 20 dakika daha fazla kullandığıma ilişkin bir not da vardı. Bu süreyi, tekrar başladığım satrancın aldığını düşünüyorum. Bir yandan iyi, diğer yandan ise kötü. Haftada 80 dakika satranç için çok kısa bir süre olduğu için kötü, paslandığım için eski formuma kavuşana kadar fazlaca vakit ayırırdım diye düşünüyordum. Öte yandan yalnızca bu kadar vakit ayırabilmiş olmam iyi, fazlasını ayıracak vakit bulabilmem -özellikle bu haftadan itibaren- pek mümkün görünmüyor. 

Neyse efendim, karşınızda geçen haftanın raporu.

Ne Okudun?

Haftanın akademik metni Cemal Bali Akal'ın "Yasa ve Kılıç" kitabıydı. Geçen haftaki okumalardan sonra (tık tık) bu metne geri dönmem gerektiğini hissettim. Aradığım şeyi, üzerinde çalıştığım metin gereken çok değerli atıflar ve ek kaynakları buldum. Üstelik Cemal Bali Hoca'nın üslubundaki lezzeti bir kez daha tattım. Hocanın metinleri okumak akademik keyfin yanı sıra edebi bir keyif de veriyor.

Haftanın önemli bir kısmını Ayhan Geçgin'in "Son Adım"ı ile geçirdim. Beklenmedik bir anda gelen sımsıkı bir yumruk gibiydi. Kitabın son otuz-kırk sayfada saptığı yol, bitirdiğiniz yerden geriye bakınca esasında bu yola dair işaretlerin verilmiş olduğunu görmek, tekrar sonu hatırlamak, zor bir deneyimdi. Zor olduğu kadar güzel. İnsan Ayhan Geçgin'in bütün kitaplarını okuyup bitirmek istiyor, ancak bir yandan da her zaman okunacak bir Ayhan Geçgin kitabı kalsın istiyor. Bu yüzden son romanına başlamadım. Onun yerine Liu Cixin'in "Üç Cisim Problemi"ne başladım. Uzun süredir iyi bir bilimkurgu okumak istiyordum, ilk sayfalarıyla iyi bir bilimkurgu okuyacağıma olan inancım kuvvetlendi. 

Ne İzledin?

Canım eşime eşlik ettiğim Death Note maceramızı bitirdik. Malum bölümden sonraki kısımlar, nedense bu sefer o kadar da kötü gelmedi. Artık hafızamdan sildiğim için midir, pek çok kısmı hatırlayamadım bile. Canım eşim ise bütün bu deneyimi 10 üzerinden 8 olarak değerlendirdi. Ancak bütün uyarılarıma rağmen yeni bir anime arayışına girişti, birkaç günün ardından da buldu. Fullmetal Alchemist, ilk bölümüyle pek tatmin etmedi, ancak biraz daha şans verecek. Yine hatırlayamadığım bir bölüme kadar olan hikayeyi az çok biliyorum, en azından o bölüme gelene kadar kendisini itekleyeceğim.

Ne Dinledin?

Death Note'dan kalan soundtrack albümü ve jeneriğini çalan The World grubu oldu. Özellikle canım eşimleyken sürekli dinledik. İkinci sırada ise bu hafta Queen vardı. 

Rapor bu şekilde. Haftaya görüşürüz.

Yorumlar

Bu blogdaki popüler yayınlar

Haftalık Rapor 6

Haftalık Rapor 5

Sınavlar İçin Tavsiyeler (Evet, Sınavlardan Sonra)