Kayıtlar

Mart, 2019 tarihine ait yayınlar gösteriliyor

Kontrol Kalemi V: Medarı Maişet Raporu - Sait Faik Abasıyanık

Resim
Medarı Maişet Raporu - Sait Faik Abasıyanık Editör: Ruken Kızıler Görsel Yönetmen: Birol Bayram Düzelti: Adil İzci Sayfa Sayısı: 193 Okunacak kitap fazla, okumak için gereken zamanımız ise az. Üstelik, zamanımız gittikçe azalırken okunmayı bekleyen kitapların sayısı gün geçtikçe artıyor. Elimizde sihirli bir değnek olmadığı için kalan sınırlı vaktimizi iyi eserlerin peşinden koşarak, kötü eserlerden ise kaçarak geçiriyoruz. Koşunun yorgunluğunu atmak ve kötü eserler karşısında ihtiyacımız olan teselliyi bulabilmek içinse elimden gelen, teselli için önerilebilecek iyi eserlerin peşine düşmek. İşte bu yüzden bugün teselliyi, Medarı Maişet Motoru adlı romanda arıyoruz. Sait Faik Abasıyanık üzerine düşünmek, beni her zaman bir yol ayrımına getiriyor. Bir yol, öykücülüğüyle öykücülüğümüzü başka bir seviyeye taşıdığı için kendisini sayfalarca övmek isteği. Diğer yol ise, kelimelerinin en canlılarını özenle seçip iyice tarttıktan sonra, kesin bir hesapla öyküsünü anla

Özgür'ün Terk Edildikten Sonra Edindiği Alışkanlıkların Listesi I

1- Yaya yolunu yalnızca beyaz çizgilere basarak geçmek. Nasıl olduğunu kendisi de bilmiyor, ama terk edildikten sonra Özgür tuhaf bir şekilde, karşıdan karşıya yalnızca beyaz çizgilere basarak geçmeye başladı. Bunu Ziya Gökalp Caddesi’ndeki ışıklardan geçtiği sırada, tam olarak söylemek gerekirse kaldırım ile yoldaki son beyaz çizgi arasını ufak bir sıçramayla aşarken ilk defa fark etmişti. Bir an için kendisini sorgulamış, çevresindeki diğer insanlar gibi neden normal yürümediğini, kaldırıma doğru sıçradığını anlayamamıştı. Ertesi sabah, beyaz çizgilere basabilmek için adımlarını ayarladığını fark etti. Büyük adımlar, küçük adımlar, ufak sıçramalar, birbirini takip eden dans motifleri gibiydi. Ama üzerinde fazla durmadı, en azından birkaç insanın kendisine baktığını fark ettiği bir sabaha kadar bu konuyu bir daha düşünmedi. Ama o sabah, kendisini üç adım atlamada piste (?) çıkmış gibi hissetmesinden mütevellit bu konuya daha sonra vakit ayırmaya karar verdi. Pekala tahmin edebi

Kontrol Kalemi IV: Yedi - Cem Akaş

Resim
Yedi - Cem Akaş Sayfa Sayısı: 232 (Çıkarılan bölümlerden Kronk dininin fanatikleri sorumludur.) Vahiylerin Geliş Tarihi: Bilinmiyor. Kronk'un ilk peygamberinin çelişkili yanıtları, bu konuda kimseye yardımcı olmuyor. Basım Yılı: İsa'nın şehadetinden çok sonra. Kitabın Yazarının Cem Akaş Olma İhtimali: 1/2. (Karakterlerden birinin, bir şekilde kapağa ismini yazdırmayı başarmış olması, ihtimali kuvvetlendiriyor.) Kitapta Geçen Olayların Zaten Yaşanmış Olma İhtimali: 1. (Sadece siz hatırlamıyorsunuz.) Okunacak kitap fazla, okumak için gereken zamanımız ise az. Üstelik, zamanımız gittikçe azalırken okunmayı bekleyen kitapların sayısı gün geçtikçe artıyor. Elimizde sihirli bir değnek olmadığı için kalan sınırlı vaktimizi iyi eserlerin peşinden koşarak, kötü eserlerden ise kaçarak geçiriyoruz. Koşunun yorgunluğunu atmak ve kötü eserler karşısında ihtiyacımız olan teselliyi bulabilmek içinse elimden gelen, teselli için önerilebilecek iyi eserlerin peşine düşmek. İşte

Kontrol Kalemi III: Tarihi Kırıntılar - Barış Bıçakçı

Resim
Tarihi Kırıntılar - Barış Bıçakçı Editör: Tanıl Bora Kapak Tasarımı: Ali Osman Coşkun Kapak: Suat Aysu Kapaktaki Seramik Pano: Münevver Bıçakçı Sayfa Sayısı: 194 Okunacak kitap fazla, okumak için gereken zamanımız ise az. Üstelik, zamanımız gittikçe azalırken okunmayı bekleyen kitapların sayısı gün geçtikçe artıyor. Elimizde sihirli bir değnek olmadığı için kalan sınırlı vaktimizi iyi eserlerin peşinden koşarak, kötü eserlerden ise kaçarak geçiriyoruz. Koşunun yorgunluğunu atmak ve kötü eserler karşısında ihtiyacımız olan teselliyi bulabilmek içinse elimden gelen, teselli için önerilebilecek iyi eserlerin peşine düşmek. İşte bu yüzden bugün teselliyi, Tarihi Kırıntılar  adlı romanda arıyoruz.  Hayatın henüz başında kırılırsak, kırıldığımız yerden hayata nasıl devam edebiliriz? Çetin bir kış günü sevdiğimiz birinin zamansız ve nedensiz kaybı karşısında, soruyu değiştirmek gerekebilir. Hayatın henüz başında kırılırsak, hayata nereden devam edebiliriz? Kaldığımız

Kontrol Kalemi II: Ragtime - E. L. Doctorow

Resim
Ragtime - E. L. Doctorow Çeviren: Tomris Uyar Editör: Darmin Hadzibegovic Kapak Tasarımı: Nahide Dikel Sayfa Sayısı: 272 Okunacak kitap fazla, okumak için gereken zamanımız ise az. Üstelik, zamanımız gittikçe azalırken okunmayı bekleyen kitapların sayısı gün geçtikçe artıyor. Elimizde sihirli bir değnek olmadığı için kalan sınırlı vaktimizi iyi eserlerin peşinden koşarak, kötü eserlerden ise kaçarak geçiriyoruz. Koşunun yorgunluğunu atmak ve kötü eserler karşısında ihtiyacımız olan teselliyi bulabilmek içinse elimden gelen, teselli için önerilebilecek iyi eserlerin peşine düşmek. İşte bu yüzden bugün teselliyi, Ragtime  adlı romanda arıyoruz.  Kimilerince caz müziğinin atası olarak görülen ragtime, çoğunlukla Amerika'da, Afro-Amerikanlar tarafından çalınmış. Üstteki bağlantıdan da dinleyebileceğiniz üzere, tempolu, kendi içerisinde tekrarlayan ezgilere sahip, canlı bir müzik türü. Tıpkı Doctorow'un romanı gibi. Roman, yirminci yüzyılın

Sakıncalı Maarif Takvimi - Giriş

Saatli maarif takvimlerini bilirsiniz. Ülkemizde bir zamanlar, gerek ön sayfada verdiği mühim bilgiler, gerek de arka sayfasında yer alan çeşitli konularda ufuk açıcı yazılarla evlerin baş köşelerinde yer almıştır. Kimi aileler, saatli maarif takvimlerini adeta bir aile ferdi olarak görmüş; takvime, bu ilgiye uygun olarak davranmış ve yapraklarını özel bir ihtimam ile koparmıştır. Bugünlerde eski öneminden uzak kalmış olsa da Anadolu'nun pek çok yerinde hala, bu takvimlere rastlayabilirsiniz. O gün tarihte neler yaşandığını, günün yemeklerini, günün kız ve erkek çocuk isimlerini hala öğrenebilirsiniz. Arka tarafını çevirdiğinizde de ufuk açıcı bilgiler ile keyifli dakikalar geçirebilirsiniz. Korkmanızı gerektirecek hiçbir şey yoktur. Tabii, evinizdeki takvim, toplumumuzun yıkılması için yıllar önce gizlice basılmış olanlardan değilse. Gazetemiz, çok tehlikeli araştırmalarının ardından, yıllar önce basılmış olan bu örneklere erişti. Yalnızca siz değerli okuyucularımız

Kontrol Kalemi I: Konteyner Zaafı - İsahag Uygar Eskiciyan

Resim
Konteyner Zaafı - İsahag Uygar Eskiciyan Editör: Bilge Sancı Kapak Tasarımı : Gülay Tunç Sayfa Sayısı: 77 Okunacak kitap fazla, okumak için gereken zamanımız ise az. Üstelik, zamanımız gittikçe azalmaya devam ederken okunmayı bekleyen kitapların sayısı gün geçtikçe artıyor. Elimizde sihirli bir değnek olmadığı için de kalan sınırlı vaktimizi iyi eserlerin peşinden koşarak, kötü eserlerden ise kaçarak geçiriyoruz. Koşunun yorgunluğunu atmak ve kötü eserler karşısında ihtiyacımız olan teselliyi bulabilmek için elimden geldiğince iyi eserler hakkında konuşacağız. Bugün teselliyi, Konteyner Zaafı adlı öykü kitabında arayacağız. Sarının sıcak tonu, hoş bir kaktüs çizimi ve elbette ilginç ismiyle insanı cezbeden kitabı, kitabevinin rafında ilk kez görür görmez almaya karar verdim. Bizimkisi ilk görüşte aşktı. Kendi adıma bunu rahatlıkla söyleyebilirim. Arka kapaktaki tanıtım metninde''kara mizah'' ifadesini gördükten sonra da iyice rahatladım ve kitabı

Takdim

Merhaba, Yakıcı bir depresyondan muzdarip Pessoa, acısını paylaştığı satırını bağlamından farklı kullandığımı görse ne hissederdi, inanın bilmiyorum. Ancak beni affedeceğine inanmak istiyorum. Zaten esas nokta da bu değil. Okunacak ne kadar çok kitap, ancak bir o kadar da az zamanımızın olduğu gerçeği; işte esas nokta bu.  Bu gerçeğin, bir okurun tadını kaçırmaması için makul bir sebep göremiyorum. Sahaflara, zincir kitabevlerine gidip, kitap satış sitelerini gezip de bu gerçekle yüzleşmek, ardından aynı istek ve keyifle kitap seçmeye devam etmek, zor bir iş. Zamanın akıp gitmesi, buna karşılık okumak istediğimiz kitapların sayfaları hiç açılmadan beklemesinin yaşattığı huzursuzluk, her gün sosyal medyada denk geldiğiniz birbirinden zengin kütüphane fotoğraflarıyla birleştiğinde aklıma yalnızca Pessoa'nın yukarıdaki sözü geliyor: '' Her şey başkalarına ait, onlara sahip olmamanın hüznü hariç. '' Zamanımız az, okunacak kitaplar ise fazla