- En son 10 Nisan'da yazmışım. Hayır, kendimi düzeltiyorum: Bu bloga en son 10 Nisan'da yazmışım. Halbuki öncesinde ve bir süre daha tezi yazmaya devam ettim. İyi haber: Tezi savundum.
- Elim sıcakken yazmaya devam etmem tavsiye edildi.
- Müzik dinledim. Çok müzik dinledim. Son görüşmemizden bu yana geçen zamanda farklı türden farklı isimleri defalarca dinledim. Bu aralar Gorillaz dinliyorum. "Demon Days", müthiş bir albüm. Gorillaz, müthiş bir grup.
- Rüyalar Sarayı'nın ardından çok okumamışım. Biraz önce bitirdiğim "Ben, Claudius", Rüyalar Sarayı'nın ardından okuduğum beşinci kitaptı. Saygıdeğer İmparator'dan zaten bahsedeceğim. Bu yüzden Richard Ford'un "Kanada"sından bahsetmek istiyorum. Sever misiniz bilmem, ancak ben Amerikan taşra hikayelerini seviyorum. Kanada, bir yanıyla bir taşra hikayesi. Başka bir yanıyla bir büyüme, bambaşka bir yanıyla bir suç hikayesi. İyi romanlar, amorf yapılardır. Kanada da iyi bir roman.
- Çok az şiir okuduğumu fark ettim. Arayı kapatmak için şiir okumaya başladım. Telefonumun "Notlar" kısmını beğendiğim parçalarla dolduruyorum. İşte bir tane: "Neden yazılır bir şiir/Neden okunur bunca yazı/Çünkü nasıl alışabilir başkaca/İnsanın karmaşıklığı", Edip Cansever.
- Sınav dönemini tamamladık. Daha önce pratikler ve sınavlar hakkında yazdığım için derinlerden gelen yeni yazı yazma isteğini boğabildim. Dönemin başlamasına yakın -belki- yeni bir fikri kaleme alabilirim. Belki de yeni bir listenin zamanı gelmiştir.
- Bu satırları yazarken "Dirty Harry" çalıyor.
- Geçen zamanda pek çok şey yaşanmış olabilir. Ancak bahsetmeye değmeyecek şeylerin yaşandığından emin olamayız. Bu yüzden, şimdilik bu kadar. Çok yakında görüşürüz.
Yorumlar
Yorum Gönder